Genel olarak bir kuyu başında sürekli bulunan jeoloji mühendisinin görevlerini iki
grupta özetlemek mümkündür:
1) Bilgi toplamak,
2) Rapor yazmak.
Açılan bir sondaj kuyusunun başından sonuna kadar geçirdiği çeşitli aşamaları, bu
kuyudan elde olunan tüm bilgileri ve sondaj tekniği bakımından da değişik teknik
problemleri günü gününe, bazen de dakikası dakikasına takip etmek lazımdır.
Özellikle açılan kuyu bir arama kuyusu ise, yani o bölgede açılan ilk kuyu ise, her
türlü bilginin elde edilmesi zorunludur.
Bir arama kuyusunda görev yapan jeoloji mühendisinin yapması
gereken işler:
1) Kuyu örneklerinin alınması, hazırlanması ve laboratuvara gönderilmesi:
Sondaj işlemi devam ederken, kuyu başında görevli mühendisin delinip geçilen her
tabakayı anlayıp gerekirse tayin yapabilmesi veya yaptırabilmesi için sürekli örnek
alması gerekmektedir. Sondaj çamuruyla gelen kırıntıları elek üstünden geçerken
belirli aralıklarla almak gerektir. Eğer petrol bakımından ümitli bir tabaka
delinmiyorsa, her 3 metrede bir örnek; petrollü bir tabakaya veya iyi bilinmesi
gereken bir seviyeye gelince de her 1,5 metrede bir örnek almak gereklidir.
Çamuruyla birlikte alınan örnek derhal ultraviyole lamba ile muayene edilerek
petrol emaresi olup olmadığı kontrol edilmelidir. Daha sonra çamur yıkanıp
kurutulan örnek saklama kaplarına konup üzerine hangi derinlikten geldiği
yazılmalıdır.
Bir kuyu örneğinin hangi derinlikten geldiğini tahmin edebilmek için, kuyudaki
çamur dolaşımının hızını bilmek lazımdır. Hatta bazen buğday veya arpa
taneleri çamura katılaraktan, bir devir yapmaları için geçen zaman hesaplanmak
suretiyle de hız ve derinlik hakkında bir fikir elde olunabilir. Modern sondaj
makinelerinde bulunan aletlerle derinliği otomatik olarak okumak mümkün olsa
da bir sondaj kuyusu ne kadar derine inerse, kuyu örneklerinin hangi derinlikten
ve hangi tabakadan geldiğini kestirmek o orantıda güçleşir. Bu nedenle, yapılan
derinlik tahminlerini, sonradan o kuyudan alınan elektrik log’u ile karşılaştırmak
faydalı olur.
2) Günlük kuyu logları’nın hazırlanması:
Kuyu mühendisi, açılan bir arama kuyusu devamınca ve sürekli olarak log’lar
düzenler. Bunlar arasında: litoloji, karot örneklerine ait kesitler, elektrik profilleri,
kesing (casing) yapılan yerler, formasyon testi yapılan yerler, perforasyon
yerleri, sondajın dikeyden saptığı yerler, petrol ve gaz emarelerinin tespit
edildiği derinlikler muntazaman bir saydam kağıt üzerine çizilerek gerekirse
ozalit kopyaları çıkartılarak istenilen yerlere yollanır. Kuyu logları hazırlanırken
aynı işaretler ve renklerin kullanılması gerekir.
3) Karot alma, formasyon testi ve log çıkarılması için tavsiyede bulunmak:
Karot alma işlemi pahalı ve zahmetli bir iş olduğu için daima gerekli olduğu zaman
alınır. Bu nedenle arama kuyularından alınan karotlar az miktarda olur ve zorunlu
olmadıkça karot alınmaz. Karot alındıktan sonra, bunların gereği gibi korunması,
etiketlenmesi ve laboratuara gönderilmesi kuyu mühendisinin önemli görevlerinden
birisidir. Özellikle petrol veya asfalt belirtisi olan örnekler, permeabilite ve porozite
etütlerinin yapılabilmesi için çok iyi korunmalıdır. Şayet örnekteki sıvı satürasyonu
(petrol ve su içeriği) kaybedilmek istenmiyorsa, derhal kapalı bir kavanoz içine veya
iyice sarılacak bir kurşun levhaya konmalı ve derhal parafinle her tarafı
kapatılmalıdır. Böylece örnek içindeki sıvıyı korumak mümkün olacaktır. Ayrıca
örnekte fosil varsa, bunları ayrı bir torba içine koyarak kırılmalarını önlemek gerekir.
4) Petrol ve gaz belirtilerinin değerlendirilmesi:
Bir arama kuyusunda petrol veya gaz bulunduğu zaman, veya formasyon testi
yapılırken rastlanan bu tür emareleri gerekli kaplarda toplamak ve analiz için
laboratuara yollamak kuyu mühendisinin önemli görevlerindendir. Çoğunlukla
petrolün gravitesini ve kükürt derecesini ölçecek alet veya imkanlar kuyu başında
bulundurulur. Petrol örneklerini mümkün olduğu kadar kuyu içinde almağa (yüzeye
çıkmadan önce) çalışmak lazımdır.
5) Formasyon testinin yapılmasına katılmak:
Bir kuyuda formasyon testinin
yapılıp yapılmamasında kuyu mühendisinin rolü büyüktür. Onun vereceği bilgiler
veya yapacağı öneriler üzerine bu test yapılır. Bu nedenle formasyon testi yapılırken
jeoloji mühendisinin de kuyu başında olması ve test işlemini dikkatle izleyerek elde
edilen sonuçları not etmelidir.
6) Civar bölgelerde yapılan sondajları izlemek:
Bir arama sondajı başında görevli
jeoloji mühendisi, aynı zamanda kendisinin dahil olduğu veya başka şirketlere ait ve
civarda yapılan diğer sondajlarla da ilgilenmek zorundadır. Özellikle yabancı bir
şirkete ait sondajlardan elde olunacak bilgilerin mümkün olduğu kadar doğru olarak
elde edilmesine gayret etmek, rakip şirketlerin verecekleri kasıtlı yanlış bilgileri
toplamamak lazımdır.
7) Sondaj yerinin tespitinde yardımcı olmak:
Kuyu mühendisinin doğal
görevlerinden birisi de yeni açılacak bir arama veya üretim kuyusunun yerini
belirlemede yardımcı olmaktır. Gerçi sondaj lokasyonu işi aynı zamanda petrol veya
sondaj mühendislerinin işi ise de, üzerinde kuyu açılması gereken yapının
durumunu belirlemek jeoloji mühendisinin işidir. Teknik imkanlar daha iyi diye
yapının elverişli olmayan bir yerinde sondaj yapılmasını engellemek jeoloji
mühendisinin görevidir.
8) Sondaj için güçlük çıkarabilecek tabakaları önceden tahmin etmek:
Bir arama sondajında önceden tahmin edilen derinliğe ininceye kadar kesilmesi
gereken formasyonların veya tabaka cinslerinin o sahada detay etüt yapan jeoloji
mühendisi veya jeofizikçilerin verecekleri kesitte gösterilmesi zorunludur. Ancak bu
kesitler genel mahiyette olduklarından sık sık revizyona tabi tutulması, özellikle
tahmin olunan tabaka kalınlıklarının sondaj ilerledikçe gerçeğe uydurulması jeoloji
mühendisine düşen bir görevdir. Aynı şekilde, sondajın gidişine ve mühendisin
elindeki tahmini kesite göre, bazı önemli tabakaların veya seviyelerin sondör’e
önceden haber verilmesi gereklidir. Örneğin, su veya çamur kaçırma olasılığı olan
bir tabakanın hangi derinliklerde ve ne kalınlıkta kesileceğini sondör önceden bilmeli
ve ona göre önlem almalıdır. Keza çok sert, matkap yıpratıcı tabakaların delineceği
kesim önceden biliniyorsa, sondör gereken tipte ve sayıda matkapı önceden temin
edebilir; aynı şekilde sondaj zorlukları yaratması tahmin edilen durumlar için gerekli
önlemleri alabilir.
9) Çamurun tuzluluk derecesini ve su kayıplarını tespit etmek:
Bir sondaj yapılırken, sondaj çamurunun tuzluluk ve su içeriğini tespit etmek,
delinecek tabaka türlerine ve yerine göre ayarlamak kimya mühendisiyle birlikte
sondaj mühendisinin asıl görevidir. Ancak sondaj esnasında, çamurda beliren
tuzluluk derecesinin değişimi ve su miktarının artışı veya azalışı ile jeoloji
mühendisinin yakından ilgilenmesi, bu değişiklikleri kendi hazırladığı kuyu log’u
üzerine not etmesi gerekir. Böylece sondajın delip geçtiği formasyonlar hakkında
daha doğru bilgiler elde eder ve sondöre de faydalı önerilerde bulunur.
10) Yapılacak jeolojik ilerlemeler hakkında özet halde rapor vermek:
Kuyu başında görevli jeoloji mühendisi, gerek sorumlusu olduğu kuyudan ve gerekse
civardan topladığı jeolojik bilgileri zaman zaman, genellikle haftalık özet bilgiler
halinde merkeze iletmesi lazımdır. Bu raporların verilmemesi veya geç gönderilmesi,
arama yapılan alanın jeolojik açıdan değerlendirilmesini geciktirir, lüzumsuz yere
para ve emek sarfına neden olur.
11) Petrol mühendisi ile işbirliği ve laboratuarlarla temas:
Kuyuda görevli jeoloji mühendisi, sondajın başlangıcından sona ermesine kadar
sondajda teknik işlerle sorumlu olan petrol mühendisiyle sıkı bir işbirliği kurmak
zorundadır. Çünkü bilinmeyen yeraltına ait bilgileri elde etmek, ancak ilgili bütün
bilim ve teknik adamların işbirliğiyle mümkün olur. Jeoloji mühendisinin sürekli ilişki
halinde olması gereken bir diğer yer de, yeraltı bilgilerinin değerlendirildiği
laboratuarlardır. Kuyudan topladığı örnekleri, çeşitli analiz ve tayinler için laboratuara
yollama işi jeoloji mühendisine ait olduğuna göre, bu gibi laboratuarlarla sıkı ilişkide
olması onun en önemli görevlerinden biri olmalıdır.