Okyanus
tabanının hareket edebildiği hipotezi ilk olarak 1960 lı
yılların başında ileri sürüldü. Buna
1967 deki plaka tektoniği teorisi eşlik etti.
Ancak
kıtaların hareket ettiği ile ilgili ilk teori Alman meteorolog Alfred Wegener tarafından
1912 de ileri sürülmüştür. Fikir olarak
ortaya atıldığında geniş bir destek bulmadı. Çünkü o dönemlerde bu hareketin
mekanizmasını açıklayabilecek herhangi bir mekanizma ortaya koyulmamıştı.
Wegener
teoriyi ileri sürerken bazı verilerden yararlanmıştır;
- Kıtaların uygunluğu
- Fosillerin dağılımı
- Çeşitli lokasyonlarda benzer kayaç istiflerinin varlığı
- Eski iklimler
Wegener bu verilerden bir başka deyişle bu benzerliklerden faydalanarak bütün kıtaların daha önce tek bir kıta (Pangea) halinde olduğunu savundu.
Dünyanın
katı olan en üst katmanı elastik haldeki LİTOSFER dir. Daha altta ise plastik haldeki ASTENOSFER
vardır.
LİTOSFER konveksiyon hareketleri
nedeniyle ASTENOSFER üzerinde farklı yönlerde hareket eden parçalardan (LEVHA)
oluşur.
Levhalar
konveksiyon akımlarının etkisi ile birbirlerine yaklaşır (koneverjan-convergence),
uzaklaşır (diverjan-divergence) ya da birbirlerine göre yanal olarak
kayarlar (Transform faylı kenarlar-transform
faults).
Birbirinden Uzaklaşan
Plakalar-Kıtasal Riftler
Birbirine yaklaşan plakalar
– İki Okyanusal
Plaka
- Yaşlı plaka genç olan plakanın altına dalar
- Ada yayı volkanizması meydana gelir (Japonya, Aleutian Adaları, v.b.)
Birbirine
yaklaşan plakalar – Kıta-Okyanus çarpışması
- Okyanusal kabuk kıtasal kabuğun altına dalar
- Yitim zonu üzerinde volkanik bir yay oluşur (Andlar, v.b)
Kıtasal kabuk okyanusal
kabuğa göre daha az yoğundur
Birbirine
yaklaşan plakalar – Kıta-Kıta
çarpışması
- İki plakadan biri diğerinin altına dalar, kabuk bükülür ve kalınlaşır
- Volkanik olmayan dağ zincirleri oluşur Himalayalar, v.b.)